KORKMA! Kıyamet hemen kopmayacak! Önümüzdeki 1 yıl, 10 yıl, 50 yıl, 100 yıl, 1000 yıl da kopmayacak! Kopmayacak işte. Şimdi kafanda dönüp duran “Ama bütün alametler çıktı”, “Ama Sayid Hoca çok az kaldı dedi”, “Ama ben kopacak diye kapattım saçlarımı” , “Ama Van gölünde canavar görüleli çok zaman oldu” ibarelerini unut! Yok Korkma!
Ben bildiriyorum!
Kıyamet kopmayacak!
Alametleri kaleme alan sen misin? Şahit olan sen misin? Mürekkebe kalemi batıran sen misin? Değilsin! O halde sen bilemezsin.
Sıkı dur!
Aslında senin kıyametin çoktaaan koptu. Sen, kıyamet sonrası bir dönemdesin. Tarih kitapları senin bulunduğun çağa “Geçmiş Olsun” Çağı diyor. Bak yazıyorlar seni, sen kopmuş bir kıyametten sonra da yaşayabilen yegane canlısın. Üzerine okunsun diye Fatihalar bir mezar taşın da yok. Canlısın ama kıyamet sonrası canlısı. Yani, farklı bir yaratıksın. Boyut atladın. Bilmiyorum neden hepimiz aynı boyuttan atladık ama atladık işte. Kimimiz duştaydı belki , kimimiz halvette, kimimiz sohbette. Biz bir yerlerde iken koptu kıyamet ve biz kaldık burada. Gidemedik öte tarafa. Lanetlendik. Nuh’un gemisinde kurda kuşa, böceğe rezerve edilen yerler bize edilmedi. Kıyametin herkese beliren alametleri bize belirmedi, anlayamadık. Avucumuzun içindeki çizgilerin kaybolacağı söylendiydi ama kaybolmamış işte aynen duruyorlar. Ama bir farkla, ömür çizgin başa dönmüş, sen yaşadıkça uzayacak. Sen yaşlandıkça çizecek ilahi bir güç. İşte bitti! Bunca yıldır korkusunu yüreğinde taşıdığın, gökyüzünün kararacağı, bir ananın evladını tanıyamayacağı o bunalımlı ve kasvetli saatler geçti gitti. Üstelik sen orada yok iken. Sen anneni tanıdın, annen de seni hala tanıyor…
Senin kıyametin koptu!
Sen, güzel durup çirkin eylerken senin kıyametin koptu. Sen, onca baharın üzerine çığ gibi düşerken senin kıyametin koptu. Sen, herkesin “bugün buraya gelecek” diyerek beklediği ve senin önemsiz bir sebep ile gitmediğin an, senin kıyametin koptu. Sen, saçlarını geceden örüp yattığın halde, saçların senin ellerinden bir iz taşımak istemeyerek kendini fönlediği an, senin kıyametin koptu. Sen, baktığın çiçeklerin dallarından solup düşen yaprakları saymadığın ve her biri için ayrı ayrı cenaze töreni düzenlemediğin an, senin kıyametin koptu. Sen, yanında, yamacında eli ayağı soğuktan kesilmiş bir canlı bulup “ay yazzııık” diyerek geçip gittiğin an , senin kıyametin koptu. Sen, yüreğinde, yaşadığının kanıtı olan sevgi zerreciklerine çöp muamelesi yapıp faraşla daldığın an, senin kıyametin koptu. Sen, ülkendeki kanlı bıçaklı zümreye, “ilahi” gözle baktığın an, senin kıyametin koptu. Sen, kutsal kitabında hiçbir harf kalmayıncaya kadar ellerinle sildiğin an, senin kıyametin koptu. Sen, yüce yaradana kıyamet için bir gün ver, bir saat ver diye yakardığın an, hangi alametten sonra tam olarak sana yöneleyim, nasılsa affı seversin ben işleyeyim üst üste, sen affet dediğin an, gücü, kudreti içinde değil de başkalarının 3 vakit önce baktığı kahve falında aradığın an, senin için kıyamet koptu…
KORKMA SENİN KIYAMETİN ÇOKTAN KOPTU!
Ne düşünüyorsun?
Düşünceni duymak güzel olurdu. Yorum bırak.