Bunca zaman sana saydım, sövdüm, sevgimin karşılığını gönlüme sür diye ellerine kalbimin renginden kınalar sürdüm ama sen gittin seçtiğin kurbanlık koyunu belirlemek için hayvanın postuna sürdün de ben sustum.
Allah dedim belanı dedim de bir versin diyemedim!
Diyemem de. Allah belanı versin diyemem sana. Aslında beynimizde kocaman, kötü bir çağrışım bulan bu beddua, kelimelerine tek tek bakarsan o kadar da büyük durmuyor. Yani seni ölüme götürecek gibi durmuyor ama biz korkumuzdan diyemiyoruz.
‘Allah bir bela versin’ diyor sözcükler ama biz onu Allah seni öldürsün diye anlıyoruz. Ben konuştum meleklerle, bu beddua hiçbir vakit yerini bulmuyormuş korkma. Yani sana şimdi Allah belanı versin dersem korkma. Bir tane bela gelebilir başına ki o da dilek kapıları sonuna kadar açık ve Allah’ın iyi bir günü olursa…
Bazıları ellerindeki küpleri, kalbimin sağ üstüne yapıştırmaya çalışırken, sen karekökümü alma peşindeydin ama ben sana Allah belanı versin demedim. Beni eksiltmek için tüm gücünle hayallerimden atari yaparken, ben canını hep sağ ettim. Canın hep sağ olsun dedim.
Yineliyorum. Canın hep sağ olsun! Benim derdim senin canınla değil ki. Canın dursun bir yerde bana yakın ya da uzak. Ne fark eder bende olmadıktan sonra!…
Şimdi en güzel, en süslü, en hakiki, en masum yazımı yazıyorum. Ellerimin üzerine birileri papatyalardan dövmeler yapmış, yazdıklarıma değil onlara bakıyorum. Çıktığım tizler yanlış anlaşılmasın, geç kalınmış bir bela okuyamama serüvenimi anlatmak için de burada değilim. Bir psikolog buldum var sayın, beni dinlerken uyuya kalmış, dürtmeye kıyamadım da yaza duruyorum…
Ha ne diyordum?
Ben, benim bedenimin üzerinde bir kurdeşen olman hayalini kurduğumu söylemek istiyorum. Sen bilmezsin, metronun bir vagonunda senin tutmuş olduğun bir demirden tutunuyor olduğumu hayal ederken yaşadığım mutluluğu ve sen bilmezsin ben bahara gireceğim diye kışlıklarımı naftaline yatırmışken, senin ağzından kışa yeni girdiğimizi öğrenmiş halimin soluk benzini…
Olsun!
Ben sana hiç Allah belanı versin demedim ki, demem de zaten. Vermesin. Canın hep sağ olsun sevgili!..
Ne düşünüyorsun?
Düşünceni duymak güzel olurdu. Yorum bırak.