Hayatında çok şey yolunda diye, eksik bir tane hücren yok diye aklına, dimağına hiçbir dua gelmiyor mu?
Çok mu paran var, alnını sürdüğün seccade ipekten mi?
Şu dudaklarının üzerindeki boya bile ithal diye mi bunca gücünü yeter sanıyorsun her şeye?
Allah’ın yok mu?
Ya da var da yok gibi mi?
Senin yaratanın, bir atom taneciğinden ibaret mi? Koca bir patlamanın dünyaya sıçrayan parçalarından mı koca gövden?
Hiçbir şeyin az değil mi?
Elinde tuttuğun radyasyon aygıtı daha oturduğun şehre gelmeden ilk sende mi?
Yok mu yani hiçbir vesile ruhunu terbiyeye?
Yok mu yani bir tane bile içinde biriktirdiğin ucu yanık dua? Garip bir temenni? Azıcık daha istek?
Ben şimdi sana bir dua yazacağım, reçete gibi. Dudaklarından göğe yükselsin kelimeler. Ya orada ulu bir mercii de canlansın dileklerin ya da tutup sana dönsün. Sen yeter ki de, sen yeter ki içinden at dibi yanmış kötü hislerini.
“Tanrım sana seslenmemin hangi sözcük aracılığı ile olduğunu taktığını düşünmüyorum, bu kadar alıngan, darılgan olmadığını biliyorum. Bugün senden bana verdiğin sağlıktan öte bir şey istemiyorum. Birazcık heves, birazcık istek, birazcık iyi niyetten başka yok derdim.
Günler kötü diye, havalar kötü diye, birileri kötü diye kendini kötü yapan insanların yakınında duruyor olabilirim ve sen beni bununla sınıyor olabilirsin. OLSUN! İçime koyduğun güzellikten ödün vermeyeceğime sana söz veriyorum. Başımın çalışkanlığım sayesinde daha da dik duracağına eminim. Bana verdiğin becerileri bilgi edinerek güçlendirdim, bilmem farkında mısın? Senin dünyaya attığın o insandan eser kalmadı. Hep daha iyi olsun sana dönüşüm istedim. Şimdi pek çok özünü kirleten insan ile yakın temasta olsam da kalbime ektiğim çiçeklerin tozları sayesinde gözlerim pisliklere karşı sis perdeleri ardında. Ulaşamazlar benim hep taze duracak olan yüreğime.
Benim sözcüklerim ile pek çok insan da senin dilini konuşsun istiyorum. Kalbin dili evrensel ki. Bir tek kalbin dili, duanın dili evrensel ki…
Bunu herkesin duyacağı eşikten haykırıyorum bak şimdi.
Senin kalıplaşmış, aynı sözcükleri tekrar eden dualar ile gün bitirmemi istemediğini biliyorum. Kalbimden nasıl geliyorsa öyle sesleneceğim sana. Seni, sözlüğü bile olmayan bir yaradan gibi lanse edip, tek bir dille sana yönelmemizi isteyenleri sana havale ediyorum. Şekil ile sana yakınlığın paralel olduğunu düşünmemizi isteyenleri sana havale ediyorum. Yapmacık sözcüklerle sana yakınmış gibi duranları sana havale ediyorum. Kalbimden aşkı, sevdayı, sağlığı, başarıyı asla söküp alma. Beni bu vasıflardan mahrum etme. İyilikleri ve iyi olanları çoğalt, maliyeti düşürme, kaliteli insanları yakınımızda tut. Kötülere çelmelerini ya da iyilerin çalımlarını bekliyorum. Unutma, bizi burada unutma!
Çünkü unutmak ve unutulmak ölmekten de fena! …
AMİN!
Ne düşünüyorsun?
Düşünceni duymak güzel olurdu. Yorum bırak.