Kendimi ıspatlamaktan vazgeçtim! :
İnsan hiçbir zaman kendini bir şeyi ispatlamak zorunda hissettiği zamanlardaki kadar çok efor sarf etmiyor. Bunu anladığımdan beri, azıcık da kendime kalsın enerjim deyip, bundan vazgeçtim. Kimsenin, hiçbir zihniyetin bir şeylerin ispatlanabilir olduğunu bilmesine izin vermeyeceğim. Önlerine koyacağım, bu gerçektir ister al kullan ister bırak öyle kalsın diyeceğim.
İyileşmesini istediğim yaralarım bunlar değildi, onlar için dua etmekten vazgeçtim! :
Biliyorum ve anladım ki, insan her zaman görünen yaralarının iyileşmesi için dua etmiyor. Bir bakmışsın, vücudundaki hasar ve kırıkların iyileşmesini dilemeyi aklından çıkarmış, içerini yüzsüzce mesken eylemiş yaraların iyileşip, kabuk bağlamasını isteyip duruyorsun! Onların tedavi süresi ise hiçbir tutarlı veriye göre belirlenmiyor. Bilinmiyor. Senin üstesinden gelebilmeni bekliyorlar hep. Artık dıştaki yaraları göz ardı edip, içimdekiler için şifa dileyeceğim.
Hata yapmak korkusundan vazgeçtim! :
Hatalarım konusunda da kendimi özgür bırakacağım artık. Çünkü insan bazen kendi hatasını yapabilme özgürlüğüne de sahip olabilmeli. Yaptığı hatanın arkasından korkmadan kendine bakabilmeli. Nolmuş yani? Dünya’dan geçişini neredeyse tamamlayacak yaşta olanların muazzam hatalarının yanında senin yaptıkların neymiş sanki? Yaptın, çünkü kimsenin bilmediği yollarda tek başına, özgürce adım attın!
Mutluluğu sona varmak ile bağdaştırmaktan vazgeçtim! :
Sonra mutluluğun sona varmak ile ilgili olmadığını kanıtlayan birçok insan tanıdığıma baktım durdum. Evet dedim. Mutluluk, sonda değil, tamamda değil, tamamlanmışlık duygusunda değil! Tüm kriterlerin sahibi olanların yüzlerindeki gülücük gerçek değil!
Ve son olarak eylemlerinde “kullan, at” taktiğini kullanan insanlardan vazgeçtim! :
Gelişimimin basamaklarında yalınayak olduğumu, hep yalınayak bu hayata yeniden doğduğumu, yalınayak iken tüm acılara serbest olduğumu gördükten sonra, birilerinin ayağının altında olmaktan vazgeçtim. Verdiklerimin bana geri döneceğini düşlemekten , evrenin iyilik döngüsünden felan vazgeçtim! Kimsenin sıcağına ihtiyacım yok ki!
Tüm vazgeçişlerin, insanda yarattığı ivme ve iç huzur ile devam ediyor işte zaman. Aklın ermediği sınavlar geçiyor, orada yanına kalanlar kalıyor, kalmayanlar sallanıp düşüyor.
Ve kış ısınıp yaza dönüyor!…
Güz Özlemi
Bilgece sözler bunlar. Kimse gökyüzünde yol gösteren bir yıldız de değil. Kendi ayak izkerimizdir yaşamdan öğrendiklerimiz. Selamlar.
Duygu Can
Çok teşekkür ederim. 🙂 Bilge sıfatınız onur verici. Saygılar,