Geçirgen!

Ben ne yapayım? O geçirgen yaratılmış yapısı ile bedenimin kolundan tutmuş istediği yere çekiştirirken ben ne yapayım? O, kırmızı suretinin altında şeffaf rengi ile, ne verirsen içeriye çekiyorsa ben ne yapayım?

Şu gövdemin temelleri onun üzerine atılmış ve aynı yerde büyümüş hayatımın inşaatı… Ben söylemeyeyim de o anlasın diye bıraktığım tüm sözcükler adresime iade olmuş, kimse anlamamış onları. Koşa koşa gelip ait olmak istediler yeniden kalbimin içine. Geçirgen kalbimden sessizce girdiler içeriye. Kimseyi, hiçbir kötü anıyı, hiçbir sıcak selamı, hiçbir art niyeti dışarıda bekletmeyip içeriye alan kalbim, benden çıkmış tüm sözcükleri de koşulsuz şartsız buyur etti kendine.

Sonra da “kalbim sıkışıyor” diyorum uluorta bir yerde. Niye sıkışıyor kalbim? Neyi anlatmak istiyorum da bu ifadeyi kullanıyorum? Kim, nasıl sıkıştırıyor kalbimi?

İşte diyorum ya, geçirgen benim ki. Herşeyi sorgusuz kabul ediyor, her şeye inanıyor, her güzel gözde bir anlam arıyor, her kötülüğü içine atıyor, her vicdansıza dertleniyor, her pis kalp için bir şans daha yaratıyor. Bunca şeyi yapmak kolay mı? Ben biliyorum, bunlar devam ettikçe kalbim bedenimin içinde sıkışmaya başlayacak . Bir daraltı, bir bunaltı, bir sıkışmışlık sinyali ile karşıma dikilecek.

Bunun çözümünü bulmaya, içimdeki sıkıntıların kökünden tutup defetmeye çalıştıkça, kalbimin bir muadilinin olduğunu, bazı yaşadıklarımı onun içinde saklamayı ve böylece, kalbimin sıkışıklığını azaltmayı seçtim.

Kalbimi şu aralar kokulu maddeler ile alkole yatırdım. Kalp’ten öte, vücuttaki yeri belirsiz, gizemli bir manaya açılan, gönlüm ile hemhal olmaya devam etmekteyim. Bir Mevlevi heves, bir Budist yönelim sayesinde gönlüm ile kalbimin içinin boşaltılması işlemlerine başladım.

Bu yer değişikliğinin gereğini izah ettim ya. Kalp çok geçirgen olmaya başladı. Üzerine gittikçe alınganlaşmaya, hassaslaşmaya, tüm boş kadroları doldurmaya itinayla karar verdi. Biraz üzerinden inmek, sakinlikte kalmasını sağlamak için, gönlümü yardıma çağırdım. Kalbim sıkışacaksa da tüm iyi insanlar, tüm güzel niyetler ve tüm renkli umutlar ile sıkışsın!…